TABİYE-İ ESASİYE Müşterek Tabiye 1 ve 2. Kısım

“Muhtelif Sınıfların Birlikte Sevk ve İdaresi”
1926 Talimnamesinin taarruz fikrini benimsediği ve taarruzu müdafaaya üstün gördüğü kesindir. Clausewitz’i anımsatan bir ifadeyle, “ancak taarruz ile düşmanı irademize tabi kılmanın” mümkün olacağı belirtilmekteydi. Savunma yalnız üstün bir düşmana karşı, geçici olarak ve daha sonra daha uygun koşullarda taarruz etmek üzere yapılabilirdi. Düşmanın sayıca üstün olduğu durumlarda bile verilen tavsiye savunmadan ziyade, hareket kabiliyeti ile sayısal azlığı dengelemekti. 1928 yılında Harbiye Mektebi Matbaasında basılan Müşterek Tabiye: Muhtelif Sınıfların Birlikte Sevk ve Muharebesi adlı eserde de taarruzun esas olduğu önemle vurgulanmaktaydı. Diğer muharebe tarzlarının ancak taarruzun imkânsızlığı halinde geçici olarak yapılacağının, sonuç almak içinse taarruzun zorunlu olduğunun altı çizilmekteydi.13 Kimi subaylara göre “olgun milli bir sevk ve idarenin” ilk kez görüldüğü İstiklal Harbi’nde Türk ordusunun taarruz ordusu olduğu da ortaya çıkmıştı.
19176

Dil

Yayınevi

Yazar

Basım Yılı 1928
Sayfa Sayısı (4+292), (7+482)
Yayın Yeri İstanbul
Çevirmeni
Durumu Karton Kapak Orta Kondisyon